26 Mayıs 2016 Perşembe

PHP Dili

4.2.1 PHP


PHP adını "Personal Home Page Tool" kelimelerinin baş harflerinden almıştır. PHP, özellikle dinamik web sayfaları yaratmak amacıyla geliştirilmiş, sunucu tarafında çalışan bir programlama dilidir. Bir ziyaretçi sayfaya girdiğinde, sunucu PHP komutlarını çalıştırır ve o anda bir Zengin Metin İşaret Dili (Hyper Text Markup Language-HTML) çıktısı üretir. Ziyaretçinin bütün görebileceği bu çıktı olur. PHP kodunu göremez. Dinamik sayfa kavramı da buradan gelmektedir. Ziyaretçinin kullandığı tarayıcıya, günün saatine ve akla gelebilecek her türlü değişkene bağlı olarak farklı bir sayfa yaratılıp gönderilebilir[13].

PHP son derecede esnek ve kullanışlı bir dildir. PHP kullanılarak Fortran, C, C++, Delphi, Basic dillerinde olduğu gibi sunucu bilgisayarına hesaplamalar yaptırılıp sonuçları bir web sayfası şeklinde alınabilir. Ancak PHP yapı olarak bu saydığımız dillerden farklıdır. Bir script dilidir. C, Basic, gibi dillerde yazılan programlar bir derleyici tarafından derlendikten sonra bir uygulama dosyası haline getirilir ve bu dosya kendi başına çalıştırılabilir. PHP içinse durum farklıdır. PHP’de yazılan programlar “.php” uzantılı dosya formunda saklanır. Bu dosya ancak üzerinde PHP sunucusunun (Apache Server gibi) yüklü olduğu bir bilgisayarda çalıştırılabilir. Basit bir kod örneği Şekil 4.1’de verilmiştir. PHP açık kaynak kodlu yazılım dünyası için çok önemlidir.

En Basit PHP Kodu
Şekil 4.1. Basit bir PHP kod örneği.






Sonradan Hypertext Preprocessor(Zengin Metin Önişlemcisi) olarak adlandırılan PHP, genel ağ için yaratılmış, sunucu taraflı, çok geniş kullanımlı, genel amaçlı, HTML içerisine gömülebilen betik ve programlama dilidir. PHP, ilk kez Rasmus Lerdorf tarafından, web üzerinden sayfasına ziyaret edenleri izlemek amacıyla bir dizi Perl betiği kullanılarak geliştirilmişti. İnsanlar kısa zamanda bununla ilgilenmeye ve bu konuyla ilgili sorular sormaya başladıklarında, Rasmus kararını verdi ve bir betik motoru oluşturdu. Ayrıca formlara da destek verdi ve böylece PHP/F1'i biçimlendirmiş oldu. Adını duyurdukça bir grup yazılım geliştirmecinin dikkatini çekti ve böylece bir API oluşturuldu ve PHP3 ortaya çıktı. Daha sonraları yeniden ele alınması gerekti ve Zend motoru PHP4'ü yaratmış oldu. Artık PHP önünde pek engel bulunmuyordu, böylece PHP daha ünlenmeye başladı. Günümüzde PHP, bloglardan forumlara, portal sistemlerinden veri tabanlarına, yapay sinir ağlarından matematiksel sistemlere, sınıflardan fonksiyonlara her türlü işlevde kullanılır. PHP’nin özellikleri şöyle sıralanabilinir.

1. PHP hemen hemen her platformda çalışabiliyor. PHP aynı kod temelini kullandığı için, UNIX, Windows (95/98/NT/2000) ve Mac OS dahil olmak üzere 25 platformda derlenip kurulabilir. Kodlar aynı olduğundan script'ler platformdan bağımsız olarak çalışacaktır.

2. PHP, uzantı alabilmektedir. Uygulamanın içerisinde yer alan çekirdek motor (Zend tarafından yazıldı), bir dizi asal kod modüllerinden ve kod uzantılarından oluşmaktadır. Bu nedenle programcılara PHP uzantıları yaratarak bazı özel işlemlerini yapabilmeleri için iki seçenek sunuluyor; ya uzantı modüllerini yazarak uygulanabilen bir derleme yapmak, ya da PHP'nin dinamik yükleme mekanizmasıyla yüklenebilecek uygulanabilir uzatmalar yaratmak.

3. PHP pek çok Zengin Metin Transfer Protokolü(Hyper Text Transfer Protocol-HTTP) sunucu ara yüzü barındırıyor. PHP Apache'ye, doğrudan yüklenebilir. Alternatif olarak, Ortak Ağ Geçidi Arabirimi (Common Gateway Interface -CGI) modülü olarak da kullanılabilir.
4. PHP pek çok veritabanı ara yüzü bulunduruyor. PHP, MySQL, MS SQL, Oracle, Informix, PostgreSQL ve diğerleriyle doğrudan çalışabiliyor. Bunlar ikili sayı düzenindeki ara yüzlerden oluşmaktadır ve bu çözümler için veritabanının desteklenmediği yerlerde Açık Veritabanı Bağlantısı.(Open Database Connectivity-ODBC) desteği sağlamaktadır

5. Bir PHP kullanıcısı herhangi bir kütüphane için ara yüz oluşturmakta zorluk çekmez. Pek çok kullanıcı bu yolu seçmiş, grafik rutinleri, PDF dosyaları, Flash filmleri, Cybercash cetvelleri, Genişleyebilir İşaretleme Dili (Extensible Markup Language–XML), İnternet Mesaj Erişim Protokolü (Internet Message Access Protocol –IMAP) ve diğerleriyle ilgili modüller bulabilmiştir.

6. PHP Eklenti ve Uygulama Deposu(PHP Extension and Aplication Repository-PEAR), PHP'nin uzantısı ve Add-on deposudur. PEAR, Perl için geliştirilen Kapsamlı Perl Arşiv Ağı (Comprehensive Perl Archive Network-CPAN)'e benzemektedir. Halen başlangıç aşamasında olmasına rağmen PEAR, PHP'nin kurulumuyla birlikte gelecek bir dizi PHP script'ini kullanıma sunmaktadır.

7. PHP bir açık kod uygulamasıdır ve pek çok profesyonel kullanıcı için çok şey ifade etmektedir. Basitçe açıklamaya çalışırsak PHP kullanıcıyı, çalışmayan uygulamalar için üretici firmanın keyfini beklemekten, her yıl sistemini belli paralar ödeyerek güncelleme zorunluluğundan kurtarmaktadır.

PHP’nin bazı eksik yönleri vardır. Hata denetimi Cold Fusion ya da Aktif Sunucu Sayfaları(Active Server Pages-ASP) uygulamasındaki kadar etkili değildir. Tümleşik Geliştirme Ortamı(Integrated Development Environment-IDE) ve hata ayıklayıcı(debugger) uygulaması bulunmamaktadır. IDE' nin pek çok kullanıcı için fazla bir önemi yok. Ancak debugger Zend tarafından yakın gelecekte geliştirilecek. PHP ve diğer script dillerini ne zaman kullanacaksınız Eğer bir UNIX ya da Linux platformu üzerinde iş görüyorsanız, Perl ve PHP, her ikisi de çalışmalarınız için ideal. Her ikisi de başlangıç aşamasında script yazmayı kolaylaştırıyor. Windows platformundaysa ASP ve Cold Fusion egemenliği bulunuyor. Aslında buradaki tercih teknik olmasından çok politik sayılır. ASP ile İnternet Bilgi Servisleri(Internet Information Services-IIS) muhtemelen PHP ile IIS'den daha iyi. Ancak tamamen teknik bir altyapıda PHP, WindowsNT üzerinde, diğer platformlardaki performansına ulaşmaktadır[14].


Turgut ARSLAN
Uzaktan Eğitim ve Öğrenme Yönetim Sistemlerinin Karşılaştırılması, Tez çalışması, Danışman: Doç.Dr. Seyfettin Dalgıç
Trakya Üniversitesi 2013


Kaynaklar:
[13] Çokçetin, B., PHP - MySQL Tabanlı Uzaktan Eğitim Modülü Tasarımı.  Yüksek Lisans Tezi Dumlupınar Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Elektrik Elektronik Anabilim Dalı, Kütahya (2006).
 [14] http://tr.wikibooks.org/wiki/PHP/Genel_bilgiler (10 Şubat 2012).

LMS Teknolojisi

4.2 LMS Yazılımında Kullanılan Teknolojiler

LMS Teknolojisi

LMS programları görünüş ve işleyiş bakımından hemen her gün ziyaret etiğimiz web sayfalarından farksızdır. İnternette gördüğünüz pek çok sayfanın aksine statik değil dinamik sayfalardır. Ziyaretçileri ile iletişim halindedirler. Sürekli bir veri alışverişi söz konusudur. Oldukça karmaşık bir yapıya sahiptirler. LMS yazılımları baştan sona bir okul gibi hizmet vermek için tasarlanmışlardır. Bu programlar sisteme giren her kullanıcının istatistiğini tutarlar.





Yapılan dersler, sınavlar, alınan notlar, ders içerikleri, portal bünyesinde yapılan sohbetler, üyelerden alınan ücretler v.b. akla gelebilecek her çeşit faaliyetin yürütülmesini sağlarlar. Bu tarz sistemlerin yazılması zor ve zahmetli bir iştir ve profesyonel çalışma gerektirir. Ayrıca sistemin genel işleyişi ile ilgili ayrıntılı bir senaryonun da hazırlanması, ileriye dönük mantıklı planlamalar yapılması gerekir.

LMS yazılımları pek çok programın birbiri ile uyumlu olarak çalışması ile faaliyet gösterirler. LMS yazılımları aynı zamanda bir web sitesi oldukları için bu yazılımların inşasında web programlama dilleri ve diğer bazı yardımcı yazılımlar kullanılır. Bu programların web sayfasının tarayıcı kısmında, yani kullanıcıların gördüğü kısımda çalışanları içeriğin sunumundan ve kullanıcı ile sistemin etkileşiminden sorumludur.

Sunucu tarafında çalışanları ise sistemin kullanıcılar ile etkileşimi sonucu üretilen verilerin işlenmesi, hesaplamaların yapılması ve veritabanı kayıtlarının tutulmasından sorumludur. Bu bölümde bir LMS portalının inşasında kullanılan tasarım ve programlama dillerinden kısaca bahsedilecektir.

Açık Kaynak Kodlu Yazılım Nedir?

BÖLÜM 4


AÇIK KAYNAK KODLU ÖĞRENME YÖNETİM SİSTEMLERİNDE KULLANILAN TEKNOLOJİLER


4.1 Açık Kaynak Kodlu Yazılım Nedir?

Açık kaynak kodlu program ya da yazılım, programı yazan kişinin ya da kurumun yazılım kaynak kodlarını kullanıcılarla paylaştığı yazılım türüdür. Normalde ticari yazılımların kaynak kodları kullanıcılara verilmez. Kullanıcılar program üzerinde değişiklik yapamazlar. Ancak üretici firmanın belirli periyotlarla yayınladığı güncelleme paketlerini ücret ödemek kaydıyla alarak güncelleme yapabilirler. Açık kaynak kodlu yazılımlarda ise kullanıcılar yazılımın kaynak kodlarına müdahale ederek yazılım üzerinde değişiklik yapabilirler. Açık kaynaklı yazılımların çoğu internetten ücretsiz olarak temin edilebilir.
Açık Kaynak Kodlu Yazılım Nedir

Açık kaynak kodlu yazılımların bir diğer adı da “Özgür Yazılım” dır. Ancak sanılanın aksine, bir yazılımın özgür yazılım sınıfında olması o programın ücretsiz olacağı anlamına gelmez. Bu yanılgının sebebi Free Sofware terimindeki free sözcüğünün bedava olarak çevrilmesidir. Oysa bu kelime son kullanıcının satın aldığı yazılım üzerindeki hareket serbestliğini ifade eder. Açık kaynak kodlu yazılımlar GNU GPL lisansı ile lisanslanırlar. 

GNU Genel Kamu Lisansı (GNU-GPL ya da GPL) birçok yerde kullanılan ücretsiz yazılım lisansıdır ve özgün hali Richard Stallman tarafından GNU projesi için yazılmıştır. Üçüncü ve son sürüm ise Richard Stallman'ın yöneticisi olduğu Özgür Yazılım Vakfı (Free Software Foundation-FSF), Eben Moglen ve Yazılım Özgürlüğü Hukuk Merkezi tarafından kaleme alındı ve özgür yazılım camiasının çeşitli itiraz ve katkılarıyla son halini aldı[11].

Bu lisansın güncel sürümü (GPLv3), Özgür Yazılım Vakfı (FSF) tarafından 29 Haziran 2007'de yayınlandı. GNU Kısıtlı Genel Kamu Lisansı yani LGPL ise GPL'in bazı yazılım kütüphaneleri için yazılmış sürümüdür. Copyleft esaslı lisansların en güçlü ve en yaygın örneği olan GNU GPL, günümüzde milyonlarca yazılım bileşeni tarafından kullanılmaktadır[11]

Özgür Yazılım Vakfı (FSF) tarafından kaleme alınan GNU, dört temel özgürlüğü güvence altına almayı amaçlar. Bu dört temel özgürlük sırasıyla şunlardır:

  • Özgürlük  0: Programı sınırsız kullanma özgürlüğü.
  • Özgürlük 1: Programın nasıl çalıştığını inceleme ve amaçlara uygun değiştirme özgürlüğü.
  • Özgürlük 2: Programın kopyalarını sınırsız dağıtma özgürlüğü.
  • Özgürlük 3: Programın değiştirilmiş halini dağıtma özgürlüğü[12]

GPL’nin kullanıcılarına çok önemli avantajlar sunmaktadır. Bu avantajları şu şekilde sıralayabiliriz;

Kullanıcı yazılımının içinde ne olduğunu bilir. Bazı üretici firmaların yaptığı öne sürülen arka kapı (backdoor) yerleştirme vakaları imkansızdır. Bu özellikle askeri kurumlar için önemli olmaktadır. GPL ile lisanslanan yazılımın kaynak kodu ortada olduğu için gerekli inceleme yapıldıktan sonra rahatlıkla kullanılabilir. 

Yazılım çok büyük bir kitle tarafından kullanılması sonucunda hataların keşfedilmesi ve yine çok büyük bir kitle tarafından geliştirildiği için düzeltilmesi süreci bazen dakikalarla sınırlı olur. 

Üretici firma, kullanıcı kitlesini geliştirmek için büyük bir şans elde etmiş olur.
Kullanıcı yazılımda beğenmediği kısımları değiştirmekte hürdür. Bunu eğer kendisi yapamıyorsa bile yazılım çok büyük bir kitle tarafından kullanıldığı için, İnternet'te biraz aradıktan sonra büyük ihtimalle aynı yazılımın kendi istediği şekilde değiştirilmiş halini rahatlıkla bulur. 

Üretici firma, dünyaca popüler bir GPL yazılımın üreticisi olarak büyük bir prestij elde eder. Referans listesinde on binlerce kişi tarafından kullanılan bir programı geliştirmiş bir firma olmanın onurunu taşır. Bunun sonucunda bir sonraki geliştirdiği yazılıma dışarıdan bakışlar daha profesyonelce olur ve firmanın ismi duyulduğu için de hedef kitle daha büyük olur.
Berkeley (Berkeley Software Distribution-BSD) gibi lisansların aksine GPL bir yazılımdan türetilen yazılım da GPL olmak zorunda olduğu için geliştiricinin kodunun çalınması riski yoktur. 

GPL bir yazılımın kodunun üzerinde oynayan kişi sayısı bazen binleri bulmaktadır. Bu nedenle programlar çok hızlı bir şekilde çok büyük bir kitle tarafından geliştirilir. Bu da yazılımın kalitesinin artmasında büyük bir rol oynar. 

GPL, yazılım sektöründe bir rekabet ortamı yaratmayı sağlar. Ücretli ve kapalı kod olarak sunulan yazılımların ücretsiz ve açık kodlu olanlara nispeten çok daha kaliteli olmasının gerekliliği ortaya çıkar. Bu da yazılımların kalitesini artırır ve sektörün ütopik tam rekabet piyasasına olabildiğince yaklaşmasını sağlar. Sektörü sadece arz değil, talep de yönlendirmeye başlar. 

Kullanıcı ürünün gelişmesi için üretici firmaya bağımlı kalmaz. Özellikle kritik uygulamalarda kullanılan bir yazılımı üreten firmanın batması veya artık yazılıma destek vermemesi durumunda mağdur kalmaz. Kaynak kodu ortada olduğu için kullanıcı istenirse kendi bünyesinde isterse destek alarak yazılımı geliştirmeye devam edebilir[12].

Açık kaynak kodlu yazılımların kullanıcılar ve üreticileri için bazı dezavantajları bulunmaktadır. Bu tip yazılımları kullanmak ticari yazılımlara göre daha zordur. Özellikle bu türden LMS yazılımları ile eğitim vermek isteyen kuruluşlar bünyelerinde uzman personel istihdam etmek zorundadırlar. Çünkü bu tip yazılımlar için tatmin edici bir müşteri hizmetleri sistemi bulmak çok zordur. Yazılımcı için ise ürettiği programın kamuya açık olan kaynak kodlarından türetilen diğer yazılımlardan kazanç sağlayamaması bu tür yazılımların en büyük dezavantajıdır. Eğer yazılımcı programın veya türevlerinin ticari kullanımından pay almak istiyorsa yazılını Mozilla Kamu Lisansı(Mozilla Public License-MPL)ile lisanslaması gerekir. MPL, BSD ile GPL’nin olanaklarını bir araya getiren bir lisans türüdür.



Turgut ARSLAN
Uzaktan Eğitim ve Öğrenme Yönetim Sistemlerinin Karşılaştırılması, Tez çalışması, Danışman: Doç.Dr. Seyfettin Dalgıç
Trakya Üniversitesi 2013


Kaynaklar:
[11] http://tr.wikipedia.org/wiki/GNU_Genel_Kamu_Lisansı. (18 Ocak 2012).
[12] http://tr.pardus-wiki.org/GNU_Genel_Kamu_Lisansı. (18 Ocak 2012).

3 Mayıs 2016 Salı

LMS Yazılımları Hakkında






3.5 LMS Yazılımlarının Sınıflandırılması

Uzaktan eğitimin yaygınlaşması sonucu yazılım sektöründe LMS programları ile ilgili önemli bir pazar meydana gelmiştir. Bu pazardan söz sahibi olmak, bu pastadan pay kapmak isteyen irili ufaklı pek çok yazılım firması kendi ticari yazılımlarını üreterek piyasaya sürmüşlerdir. Bunun yanında uzaktan eğitim hayatlarına lisanslı yazılımlarla başlayan başta üniversiteler olmak üzere, çeşitli eğitim kurumları kendi bünyelerinde yazılım ekipleri kurarak kendi LMS yazılımlarını geliştirmeye koyulmuşlardır. Tüm bunlara bir de serbest çalışan yazılımcıların yaptıkları çalışmalar da eklenince piyasadaki LMS yazılımı sayısında patlama yaşanmıştır.

Bu yazılımlardan bazıları tüm dünyada ilgi görmüş, bazıları ise kullanıcılardan pek fazla ilgi görmemiştir. Mesela ticari bir yazılım olan Blackboard tüm dünya çapında kullanılan, kendisini ve kalitesini kanıtlamış bir LMS yazılımıdır. Şekil 3.8’de Blackboard sisteminin yönetim sayfası verilmiştir[10]. Ücretsiz bir yazılım olan MOODLE da tüm dünyanın kullandığı ve bu sektörün devleri ile rekabet edebilecek kalitede yapılmış bir çalışmadır. Bu kadar çok çeşit yazılımın olması bu programlar üzerinde bir sınıflandırmanın yapılmasını gerekli kılmıştır.

Blackboard yönetim ekranı.
Şekil 3.8. Blackboard yönetim ekranı.


Günümüzde e-öğrenme yazılımları üreten şirketlerin geliştirdikleri öğrenme yönetim sistemlerinin yanı sıra açık kaynak kodlu pek çok öğrenme yönetim sistemi de bulunmaktadır. Ticari Öğrenme Yönetim Sistemlerinden en bilinir olanları ANGEL_Learning, Blackboard, Desire2Learn, eCollege, Webct (Blackboard tarafından satın alındı), it's learning, eLeaP’dir diyebiliriz.

Açık Kaynak Kodlu Öğrenme Yönetim Sistemlerinin başlıcaları ise ATutor, Claroline, Dokeos, eFront, Fle3, ILIAS, LON-CAPA, MOODLE, OLAT, Sakai, Bodington, Drupal, eStudy, LAMS, Docebo, DotLRN, eLedge, Openelms olarak sıralanabilir[7].


Turgut ARSLAN
Uzaktan Eğitim ve Öğrenme Yönetim Sistemlerinin Karşılaştırılması, Tez çalışması, Danışman: Doç.Dr. Seyfettin Dalgıç
Trakya Üniversitesi 2013


Kaynaklar:

[7]    Ozan, Ö. Öğrenme Yönetim Sistemlerinin (Learning Management Systems - LMS) Değerlendirilmesi. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Bilgisayar ve Eğitim Teknolojileri Bölümü. Eskişehir (2008).
[10]  http://www.asu.edu/ (10 Ocak 2012). 

2 Mayıs 2016 Pazartesi

LMS Yazılımları Ne Zaman Kullanılmaya Başladı

3.3 Dünyada LMS Kullanımı

LMS Yazılımları
İnternet teknolojisi ile gelişen ve hızlanan kitlesel iletişim, çok miktarda bilgiyi kaynağından alıp kullanıcıların yaşam alanlarına(okul, iş yeri, ev, vb.) taşıyan yeni ve güçlü bir kanal bulmuştur. Bu kanal aracılığıyla insanlar istedikleri zamanda ve istedikleri yerde bilgiye rahatça ulaşabilmekte; aynı kolaylık ve hızda birbirleri ile iletişim kurabilmektedirler. Bu güçlü ve hızlı iletişim kanalı, uzaktan eğitim vermek için yaklaşık 200 yıldır uğraşan ve bu yolda zaman içinde geliştirilen her türlü iletişim kanalını (posta, radyo, televizyon yayını gibi) kullanan eğitimcilerin gözünden kaçmamıştır. Eğitimciler ders içeriklerini web sitelerine taşıyarak sanal okullarını kurmuşlar ve internet üzerinden uzaktan eğitim faaliyetlerine devam etmişlerdir. Tüm bu girişimler çeşitli LMS programlarının yazılmasını ve uygulanmasını sağlamıştır. LMS yazılımlarının dünyada kullanım ve gelişim sürecini şu şekilde sıralanabilir.



  • 1992’de ilk basit LMS uygulaması olan CAPA (Computer Assisted Personalized Approach) Michigan State University’de uygulandı.
  • 1993’te tamamen çevrimiçi eğitim veren ilk üniversite Jones International University kuruldu. (ABD)
  • 1994’te İnternet kullanımı evlere girdi.
  • 1994’te Virtual Summer School yaz okulu pilot uygulaması olarak öğrencilerin evlerinde modem ve bilgisayar kullanarak eğitim almasına imkan sağladı.
  • 1995’te Desmond Keegan elektronik ortamda Sanal Sınıf fikrini ortaya çıkardı.
  • 1995’te NIcenet ICA (Öğretmen ile öğrenciyi ücretsiz ortamda buluşturan platform) halka erişime açıldı.
  • 1997’de Course Info Releases Interactive Learning Network (Blackboard’ın ilk hali) geliştirildi.
  • 1997’de WebCt1.0 yayınlandı.
  • 2001’de Claroline projesi claroline.net olarak Belçika’da Catholic University of Louvain tarafından öğretim görevlilerin tecrübe paylaşımları için yayına geçti.
  • 2001’de açık kaynak Uzaktan Eğitim sistemi MOODLE moodle.com tarafından başlatıldı.
  • 2002’de MOODLE1.0 yayınlandı Seque Projesi (İçerik Yönetimi) ilk halini sundu. Site@School(İlkokullar için) yayına geçti. Mobil öğrenme geliştirilmeye başlandı.
  • 2003’te Adobe Connect’in ilk hali olan Macromedia Breeze kullanılmaya başlandı.
  • 2004’te Sakai Eğitim geliştirme ve paylaşma projesi çeşitli üniversitelerden gelen projelerle oluşturuldu.
  • 2006’da Blackboard patentini aldı.
  • 2008’de Open University Youtube’da yayına başladı[9].

Öğrenme Yönetim Sistemleri eğitim kurumları dışında, çalışanlarına eğitim vermek isteyen özel şirketler tarafından da kullanılmaktadır. Özellikle farklı coğrafyalarda faaliyetler gösteren bankalar ve çokuluslu şirketler uzaktan eğitim faaliyetlerini yürütülürken, LMS yazılımlarının sunduğu video konferans ile senkron öğretim olanakları ve diğer görsel eğitim araçlarından faydalanmaktadırlar. LMS yazılımları günümüzde oldukça popüler olan “yaşam boyu eğitim” kavramına dayanarak uygulanan uzaktan eğitim faaliyetlerinin kolaylaştırılmasını sağlamıştır.



Turgut ARSLAN
Uzaktan Eğitim ve Öğrenme Yönetim Sistemlerinin Karşılaştırılması, Tez çalışması, Danışman: Doç.Dr. Seyfettin Dalgıç
Trakya Üniversitesi 2013



Kaynaklar:


[9]    Arslan, M., 5. ULAKNET Çalıştay ve Eğitimi Sunumları, Karadeniz Teknik Üniversitesi TRABZON, (15-18 Mayıs 2011).

26 Nisan 2016 Salı

LMS Nedir? CMS Nedir?

3.2 LMS ve CMS Kavramları


LMS yazılımlarının birer içerik yönetim sistemi oldukları belirtilmişti. Bundan dolayı LMS ve CMS kullanımı her bakımdan birbirine benzemektedir. İdeal bir LMS programı, CMS yazılımlarının tüm özelliklerini taşır. 

Modülerdir; yani sisteme yeni bir özellik eklerken tüm tasarımı ya da tüm yazılımı değiştirmeniz gerekmez. İlgili eklentiye ait modülün sisteme dahil edilmesi yeterlidir. Bu işlem LMS’in yönetim panelinden rahatlıkla gerçekleştirilebilir. Tüm yazılım bir paket halindedir. Aynı şekilde eklentileri de paketler halindedir. Diğer bir deyişle, bir yapbozun parçalarını birleştirir gibi tüm sistem baştan aşağı amaca uygun olarak yapılandırılır.

Rol tabanlıdır; kullanıcılar üstlendikleri görevlere göre yetkilendirilebilirler. Site yöneticisi, geliştirici, eğitmen, öğrenci, öğrenci işleri sorumlusu, konuk kullanıcı gibi çeşitli rollerde kullanıcı profilleri yaptıkları işlerin gerektirdiği yetkilerle yetkilendirilebilirler. Bu sayede sistemin çalışma bütünlüğü ve güvenliği sağlanmış olur.

Üyelik sistemi vardır. Siteyi ziyaret edenler site yönetiminin belirleyeceği kurallar dahilinde sisteme üye olabilirler. Kendi üye kontrol panellerinden profillerini düzenleyebilirler. Ayrıca site yönetiminin kendilerine tanıdıkları yetkiler çerçevesinde sistem üzerinden kendi içeriklerini yayınlayabilirler. LMS yazılımları bu özelliği, siteye öğrenci veya eğitmen kaydı alırken kullanırlar. Dokeos üye kayıt sayfası Şekil 3.1’de gösterilmiştir.

Dokeos Üye Kayıt Formu

Şekil 3.1. Dokeos sisteminde üye kayıt formu.

İçerikler kategoriler halinde yayınlanabilir. Sitede yayınlanan içeriklerin belirli bir düzen içinde olabilmesi ve özellikle kullanıcıların(ziyaretçilerin) sistemden verimli bir şekilde faydalanabilmeleri için kategorize edilmesi şarttır. Sistem içinde bir konu açılmadan önce mutlaka kategorisinin belirlenmesi gerekir. LMS programları da aynı şekilde sistemi kullanan eğitmenler, açtıkları dersleri kategorize edebilirler. Şekil 3.2’de Esnek Nesne Yönelimli Dinamik Öğrenme Ortamı (Modular Object Oriented Dynamic Learning Environment-MOODLE) sisteminde bir dersin kategorize edilmesi verilmiştir.

MOODLE sisteminde bir dersin kategorize edilmesi.

Şekil 3.2. MOODLE sisteminde bir dersin kategorize edilmesi.

Açık Kaynak Kodlu CMS yazılımlarının çok geniş bir geliştirici kitlesi vardır. Bu da yazılımı kullanan kişilere pek çok alternatif eklenti ve seçenek sunar. Eğer kullanıcı yeterli bilgiye sahipse kendisi de sistem üzerinde çalışabilen eklentiler üretebilir ve bu yazılımları ücretsiz olarak yayınlayabilir. Aynı durum Açık Kaynak Kodlu LMS yazılımları için de geçerlidir.

İçerik geliştirmek için yazılım bilgisine gerek yoktur. Tüm CMS yazılımları kullanıcılarına kolayca ve tek satır kod yazmadan içerik hazırlama ve yayınlama olanağı sunarlar. Bu sayede temel bilgisayar bilgisine sahip olan her üye sistemi kullanabilir ve kendi içeriğini yayınlayabilir. Bunun için sistemin kullanıcılara sunduğu web editörleri yeterlidir. Joomla’da içerik ekleme sayfası Şekil 3.3’de gösterilmiştir.

Joomla içerik yönetim sayfası

Şekil 3.3. Joomla içerik yönetim sayfası

CMS yazılımlarının kurulumları çok basittir ve kullanıcı birkaç dakika içinde tüm sistemi kendi başına kurabilir. Bu tip yazılımlarının çoğunun kurulumu benzer şekilde yapılır. Programın sitesinden kurulum paketi indirilir ve bu paket sunucu üzerinde yayınının yapılacağı klasöre kopyalanır. Tarayıcıya paketin kopyalandığı sunucu klasörünün adresi yazıldığında kurulum ekranı görüntülenir. İlgili yönergeler takip edilerek kurulum tamamlanır. Şekil 3.4’de Joomla kurulum sayfası verilmiştir. Ayrıca Şekil 3.5’de ise Claroline kurulum sayfası gösterilmiştir.

Joomla Kurulum sayfası.

Şekil 3.4. Joomla Kurulum sayfası.

Claroline kurulum sayfası.

Şekil 3.5. Claroline kurulum sayfası.

Piyasada pek çok içerik yönetim yazılımı bulunmaktadır. Bunlardan Joomla, WordPress, PHP-Nuke, MyBB ve Drupal en çok tercih edilen yazılımlardır. CMS’lerin çoğu ücretsiz açık kaynak kodlu yazılımlardır. Bedava dağıtılan CMS’lerden bazıları eklenti paketleri için ücret talep edebilirler. Bunlar haricinde lisanslı yazılımlar da mevcuttur. PHPCow, VBullettin ve Vivvo bunlardan birkaçıdır. 

LMS yazılımları CMS’lerin eğitim vermek için özelleştirilmiş halidir. Bu sistemler sadece web sayfa içeriklerini yayınlamanın ötesinde işlevlere sahip yazılımlardır. Sisteme üye olan eğitmen ve öğrencilerin site içi faaliyetlerinin ayrıntılı istatistikleri tutulmaktadır. Sistem bünyesinde etkileşimli ders içerikleri ve sınavlar 
geliştirilebilir. Bu içerikler ayrıca sonradan tekrar kullanılmak üzere eğitim paketleri haline getirilebilir. Günümüzde bu içerik paketleri farklı LMS yazılımlarında da kullanılabilecek formda standartlaştırılmıştır. Bu standartlardan tezin beşinci bölümünde bahsedilecektir.

Bir Öğrenme Yönetim Sistemi kurulurken ilk olarak site yönetiminin yetkilendirilmeleri yapılır. Sistemde çalışacak olan kişilere görevlerine uygun erişim ve yönetim yetkileri verilir. Burada yapılan işlem bir okula müdür, öğretmen, teknisyen, memur, hizmetli gibi görevlilerin atanmasına benzetilebilir. Bu aşamadan sonra sistemde açılacak olan derslerin kategorize edilmesi, bu derslerle ilgili materyallerin toplanıp eğitim içerikleri haline getirilmesi, ders programlarının hazırlanması ve öğrenci kayıtlarının kabulü gibi işlemler yapılır.

Öğrenme Yönetim Sistemleri eğitmenlere, ders açmak ve içerik geliştirmek için pek çok farklı seçenek sunarlar. Bu sistemlerde içerik geliştirmek çok kolaydır. Konuların akışı sitemin sunduğu hizmet çerçevesinde belirli şartlara bağlanabileceği gibi(öğrencinin bir konuyu bitirmeden diğerine geçememesi, her konu için zaman kısıtlamalarının yapılması, mini testler uygulanması gibi), sade web sayfaları biçiminde de verilebilir. Bu işlem için sistemin sunduğu web editöründen faydalanılabilinir. Şekil 3.6’da MOODLE ders içeriği düzenleme sayfası görülmektedir.

MOODLE ders içerik düzenleme sayfasından bir ayrıntı.
Şekil 3.6. MOODLE ders içerik düzenleme sayfasından bir ayrıntı.


Bu sistemlerde eğitmenler, ders hazırlarken yazılımın sunduğu ders üretme olanaklarının yanında, daha önceden üretilmiş olan hazır içerik paketlerini de siteme dahil edip zamandan kazanabilirler. Eğer eğitimci kendi içerik paketlerini oluşturmak isterse, bu iş için özel olarak üretilmiş editör yazılımlarından faydalanabilir. Xerte, ScenariChain, eXelearning gibi ücretsiz ve açık kaynak kodlu editörlerden ya da Captivate, ActivePresenter, Camtasia gibi lisanslı yazılımları kullanarak kendi içerik paketlerini üretebilirler. İçeriğin standart olarak paketlenmiş olması onu tekrar tekrar kullanılabilmesini ve ilgili standardı destekleyen diğer platformlara da entegre edilebilmesini sağlar. Şekil 3.7’de eXelearning editör sayfası verilmiştir.

eXelearning editör sayfasında içerik hazırlanması

Şekil 3.7. eXelearning editör sayfasında içerik hazırlanması.
Eğitim veren bütün sistemlerin vazgeçilmezi sınavlardır. LMS programları eğitimcilere kolayca sınav hazırlama olanağı sunacak şekilde tasarlanmışlardır. Genelde sistemin kurulumunda standart olarak gelen sınav modülleri bu iş için yeterli olmaktadır. Ayrıca geliştirici kitlesi tarafından hazırlanmış çeşitli sınav modülleri de sisteme eklenebilir. LMS’lerin modüler yapısı sayesinde bu tip işlemler kolayca yapılır. Sınav sonuçları ve diğer istatistikler(öğrencinin derse devamı, başarı durumu, vs.) sistem tarafından ayrıntılı olarak tutulur ve istenildiği zaman bu veriler sayısal ya da görsel olarak görüntülenir. Öğrencilere çeşitli projeler, ödevler verilebilir. Tüm bu fonksiyonlar sistem tarafından otomatik olarak kontrol edilir. LMS yazılımları kursiyerlerden ders ücreti alınabilmesine imkan tanır. Genelde bu işlem ders tanımlanırken yapılır. Açılan bir derse kayıt olabilmeleri için öğrencilerden ödeme yapmaları talep edilebilir. Sistem kullanıcıyı kayıt esnasında bir ödeme sayfasına yönlendirir. Buradaki modül üzerinden yönergeler takip edilerek, çoğunlukla sanal pos üzerinden ödeme yapılır ve kullanıcı bir kursiyer olarak derse katılır. İyi tasarlanmış bir LMS yazılımı uzaktan eğitim vermek ve bu işten para kazanmak isteyen bir kişi ya da kurum için gerekli olan tüm özellikleri fazlasıyla içermektedir.


Turgut ARSLAN
Uzaktan Eğitim ve Öğrenme Yönetim Sistemlerinin Karşılaştırılması, Tez çalışması, Danışman: Doç.Dr. Seyfettin Dalgıç
Trakya Üniversitesi 2013

25 Nisan 2016 Pazartesi

LMS Nedir?

BÖLÜM 3


ÖĞRENME YÖNETİM SİSTEMLERİ


3.1 LMS Nedir?

LMS tam anlamıyla bir sanal eğitim/öğretim ortamıdır. Bünyesinde eğitim almak isteyen kişiyi eğitmen ve eğitim materyali ile buluşturur. LMS yazılımları teknolojik altyapılarının elverdiği oranda eğitmen, öğrenci ve eğitim materyallerini etkileşime sokar. Sanal ortamda eğitim öğretim faaliyeti bu etkileşimin olumlu ve verimli bir şekilde sağlanması sonucu gerçekleşir. İnternet üzerinde hazırlanan bu ortamlara erişim genelde bilgisayar ile gerçekleşir. Ancak günümüzde artık kullanımı iyice yaygınlaşan akıllı telefonlar, tablet PC’ler vb taşınabilir cihazlar ile internet erişiminin mobil cihazlara ulaşması sonucu, e-öğrenme faaliyetleri de m-öğrenme şeklinde mobil dünyada yerini almıştır. 

Uzaktan eğitimde önemli bir yere sahip olan Öğretim Yönetim Sistemleri(ÖYS) Sanal Öğrenme Ortamı ya da Öğrenim Platformu olarak da bilinir. ÖYS, öğrenim sürecini planlamayı, değerlendirmeyi, uygulamayı sağlayan bir yazılım ya da web tabanlı bir teknoloji olarak tanımlanabilir. Tipik olarak bir ÖYS sistemi kullanan eğitmene eğitsel içeriğini elektronik formatta hazırlamasını, yönetmesini sağlamanın yanında materyali kullanan öğrencinin de performansını değerlendirme ve katılımını gözleme imkânını da sunar[5].

LMS’lerin temel amacı, öğrenim/öğretim programlarının yönetimini kolaylaştırmaktır. LMS’ler, öğrencilere öğrenim gelişimini planlamak, arkadaşlarıyla iletişim kurmak ve birlikte çalışmayı sağlayarak yardımcı olurken yöneticiler için kurumsal olarak hedeflenen öğrenime ulaşmak için müfredatları ve ders programlarını sağlamak, plan, etkinlik gibi bilgilerle ders materyalini öğrencilere ulaştırmak, öğrenci katılımını izlemek, analiz etmek ve raporlamakta yardımcı olmaktadır[6].

Bilgisayarların eğitim alanında kullanılma sürecine bakılırsa Bilgisayar Tabanlı Öğretim (Computer Based Instruction-CBI), Bilgisayar Destekli Öğretim (Computer Assisted Instruction-CAI), bilgisayar destekli öğrenim (Computer Assisted Learning-CAL), İnternet Tabanlı Öğrenme (Internet Based Learning-IBL) gibi kavramlarla karşılaşılmaktadır. Bunlar daha çok bireysel öğrenmeye / öğretime yönelik ve bir konuya özgü öğrenme kaynaklarıdırlar. Öğrenme yönetim sistemi ise adından da anlaşılacağı üzere bir yönetim aracıdır ve eğitim içeriklerinin yönetimine, öğrenenler ve öğretenlerin izlenmesine, öğrenme öğretme süreçlerinin bireyselleşmesine olanak sağlayan bütünleşik bir sistemdir. ÖYS ve diğer bilgisayar terimlerinin arasındaki temel fark ÖYS’nin bütün eğitim öğretim sürecini doğası gereği sistematik bir yaklaşımla kapsamasıdır[7].

LMS yapı olarak bir İçerik Yönetim Sistemi (Content Management System-CMS)’dir. CMS’ler internet ortamı için birden fazla kullanıcının bağımsız olarak, bir yetkilendirme hiyerarşisi içinde web sayfaları için içerikler hazırlayabildiği ve yönetebildiği sistemlerdir. CMS’de sistemin kullanıcıları tasarım ile uğraşmak zorunda kalmadan hazırladıkları içerikleri web sayfası haline getirebilir ve yayınlayabilirler. 

İnternet sayfalarında bulunan bilgilerin arzu edilen şekilde görüntülenmesini sağlayan yazılımlar olarak dar anlamlı bir tanımla değinilen İçerik Yönetim Sistemleri, uluslararası platformda birçok organizasyon için zorunluluk haline gelen modern bir varlık yönetimi tekniği olmuştur[8].

Öğretim Yönetim Sistemi(ÖYS) kurum içerisinde e-öğrenme eğitimlerinin çalışanlara atanması, çalışanların eğitimlerin alınmasını, sonuçların takibi ve sonuçların raporlanması gibi eğitim yönetimi süreçlerini yürütmek için kullanılan internet tabanlı yazılımlardır[8]. 

Yukarıdaki tanımlardan da anlaşılabileceği üzere LMS yazılımı sadece eğitim içeriğinin yayınlanmasından sorumlu internet sitesi değildir. Bu sistem aynı zamanda eğitim/öğretim faaliyetlerinin yönetilmesinden de sorumludur. Sistem bünyesinde yapılan faaliyetlerden olan dersler, oturumlar, sınavlar ve diğer işlemlerle ilgili istatistikleri tutar, raporlama yapar, çeşitli seviyelerdeki kullanıcılar için yetkilendirmeler belirler. Kısacası sanal ortamda bir okul kurup  ve eğitim verebilmesi için gerekli olan her türlü hizmeti sunan programlardır.



Turgut ARSLAN
Uzaktan Eğitim ve Öğrenme Yönetim Sistemlerinin Karşılaştırılması, Tez çalışması, Danışman: Doç.Dr. Seyfettin Dalgıç
Trakya Üniversitesi 2013



Kaynaklar:

  [5]    Aydın, C.Ç. ve Biroğul, S., E-Öğrenmede Açık Kaynak Kodlu Öğretim Yönetim Sistemleri ve Moodle. Bilişim Teknolojileri Dergisi, Cilt:1, Sayı: 2, (Mayıs 2008).
[6]    Bayram, F., İbili, E., Hakkari, F., Kantar, M. ve Doğan, M.,, E-Üniversite: SCORM Uyumlu Modüler Öğrenim Yönetim Sistemlerinin Yükseköğretimde Kullanımı. Akademik Bilişim’09 -XI. Akademik Bilişim Konferansı Bildirileri, Harran Üniversitesi, Şanlıurfa., (11-13 Şubat 2009).
[7]    Ozan, Ö. Öğrenme Yönetim Sistemlerinin (Learning Management Systems - LMS) Değerlendirilmesi. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Bilgisayar ve Eğitim Teknolojileri Bölümü. Eskişehir (2008).
[8]    Biroğul, S.,  Elmas, Ç., Doğan, N. ve Koç, M.S., Moodle Eğitim Yönetim Sistemi İle Örnek Bir Dersin Uzaktan Eğitim Uygulaması. Bilişim Teknolojileri Dergisi, Cilt:1, Sayı: 2, (Mayıs 2008).

Uzaktan Eğitim Almanın Bir Sakıncasi Var mı?

2.6 Uzaktan Eğitimin Dezavantajları


Uzaktan eğitimin, esnek eğitim ortamı, zaman ve mekan kısıtlamasının kaldırılması ve yine bunlara bağlı olan işletim masraflarının en aza indirilmesi gibi pek çok avantajının yanı sıra, hem eğitim alanlar için hem de eğitimi veren kurum için bazı dezavantajları da bulunmaktadır. Bu dezavantajlar şöyle sıralanabilir.

1. Uzaktan eğitimin, hizmeti alan kişi için en büyük dezavantajı sınıf ortamındaki gibi öğretmen ile yüz yüze iletişim halinde olamamasıdır. Bu eksiklik eşzamanlı(senkron) olarak, video konferans formatında hazırlanan dersler ile aşılmaya çalışılsa da sınıf ortamındaki öğrenci-öğretmen ilişkisi sağlanamamaktadır. Sanal ortamındaki öğrenci-öğretmen arasındaki soru-cevap süreci sınıf ortamındaki kadar kesin yürütülememektedir. 

2. İnternet bağlantısında meydana gelebilecek herhangi bir yavaşlama veya kesinti, öğrencinin aldığı dersin kalitesini olumsuz yönde etkiler. Eğer ders içeriğinde zamana bağlı öğeler var ise(mini testler, uygulamalar gibi) bağlantı sorunları ya da elektrik kesintisi gibi fiziksek sorunlar öğrencinin aleyhine sonuçların doğmasına neden olur. Aynı şekilde sistemin kurulu olduğu sunucu bilgisayarında meydana gelebilecek herhangi bir arıza, sistemden anlık olarak faydalanan herkesi olumsuz yönde etkiler. Ayrıca bilgisayar korsanlarının sisteme saldırıp işlemez hale getirmesi veya önemli bilgileri çalıp kullanıcıları zarara uğratması da söz konusudur.

3. Yukarıda anlatılan sorunların giderilmesi ve bilgi güvenliğinin sağlanabilmesi için uzman bir teknik kadronun istihdam edilmesi gerekmektedir. Ayrıca teknik altyapının ihtiyacı karşılayabilmesi için gerekli fiziksel araçlara(sunucu bilgisayarları, bağlantı sistemleri, güç kaynakları, ve sistemin barındırılacağı uygun bina ya da binaların tesisi gibi) yatırım yapılmalıdır. Bu da eğitimi veren kurum için yüksek bir başlangıç maliyeti demektir. 

4. Tüm bunlara ek olarak ayrıca uzaktan eğitim sisteminde ders verecek veya ders içeriği hazırlayacak yeterlilikte insan gücünün(öğretmenler, tasarımcılar vs.) bulunması gerekir. Teknik altyapı ile eğitmen kadrosu birbirinden farklıdır. Bu ikisini bir arada koordineli bir şekilde çalıştıracak deneyimli yönetim kadrosuna da ihtiyaç vardır.

5. Uzaktan eğitim, klasik eğitimden daha pahalıdır.

6. Uzaktan eğitimde, örgün öğretimde olduğu gibi laboratuar ortamında deney/uygulama yapma olanağı sunulamamaktadır.


Turgut ARSLAN
Uzaktan Eğitim ve Öğrenme Yönetim Sistemlerinin Karşılaştırılması, Tez çalışması, Danışman: Doç.Dr. Seyfettin Dalgıç
Trakya Üniversitesi 2013

24 Nisan 2016 Pazar

Uzaktan Egitimin Bir Avantajı Var mı

2.5 Uzaktan Eğitimin Avantajları

Uzaktan eğitim kavramı 200 yıldan beri var olmasına karşın gerçek anlamı ve etkinliği ancak içinde bulunduğumuz çağda anlaşılabilmiştir. Bazı zorluklardan dolayı bir öğretim kurumuna devam edemeyen insanlarının uzaktan eğitim kurumlarına yönelmeleri, uzaktan eğitim için bir talep patlamasına yol açmıştır. Bu eğitim, günümüzde her kesimden insanın rağbet göstermesi ile önemli bir sistem haline gelmiştir. Son zamanlarda, birçok yüksek öğretim kurumları bünyelerinde uzaktan eğitim merkezleri açmışlar ve örgün eğitim programlarını uzaktan eğitim sistemine uyarlamaya başlamışlardır. Özellikle internet teknolojilerinin eğitim/öğretim için gerekli olan bilgi transferini kolaylaştırmış olması, insanların bu eğitim sistemini tercih etmeleri için temel neden olmuştur. Uzaktan eğitim, örgün eğitime nazaran hem eğitim veren kurum için hem de bu hizmetten faydalanmak isteyen insanlar için pek çok avantajlar sumaktadır. Bunlar şöyle sıralanabilir.

1- Artan öğretim fırsatları,
2- Farklı coğrafik konumlarda daha fazla kişiye ulaşarak, gereken öğretimin zamanında verilmesi,
3- Çok farklı yerlerde olabilen konu uzmanlarına, gerçek zamanda erişim,
4- Öğretim ortam ve metotlarında artan esneklik,
5- Öğretmen ve öğretim kaynaklarının paylaşımındaki artış,
6- Öğrencinin çalıştığı yerde eğitilmesinin sağlanması ile artan üretkenlik,
7- Öğrenci yolculukları ve masraflarında azalma,
8- Öğretim ortamı ile gerçek çalışma ortamı arasındaki farklılığın azalması,
9- Öğretim masraflarında önemli ölçüde azalma,
10- Öğrencilerin derslere erişimini kolaylaştırma,
11- Bilgiye erişimin hızlanması ve kolaylaşması,
12- Öğretim materyalinin dağıtımının hızlanmasıdır[4].

Uzaktan eğitim sisteminde üretilen ders materyalleri standardize edilmiştir.  Bunun üç faydası vardır. Birincisi, bir kurumda üretilen ders içeriğinin aynı standardı kullanan diğer eğitim kurumları arasında paylaşılabilir ve sorunsuz olarak kullanılabilir olmasıdır. Bu sayede ilgili materyalin hazırlanması için harcanan zamandan tasarruf sağlanır. İkincisi, standart bir paket haline getirilmiş olan ders içeriğinin bir sonraki eğitim dönemlerinde de kullanılabilir olmasıdır.

Dijital ortamda üretilen materyal için  yazılım sürümü haricinde eskime yıpranma gibi sorunlar olmadığından bir kez üretilen içerik tekrar tekrar kullanılabilir. Üçüncüsü ise bilgisayar ortamında üretilen içeriğin yeni gelişmelere, güncel olaylara uygun olarak değiştirilmesi, yenilenmesi veya geliştirilmesinin mümkün olmasıdır. Bu iş için yazılan tasarım programları eğitimcinin ders içeriğini geliştirmesi için gerekli olan esnekliği ve olanağı sağlar. Yine aynı şekilde geliştirilen bu içerik standart bir paket haline getirilebilir.

Ders içeriklerinin yenilenebilir, yinelenebilir ve taşınabilir olması uzaktan eğitimin eğitimciler için sunduğu en önemli avantajdır. Aynı durum eğitim hizmetini alan kişiler için de geçerlidir. Eğitim aldıkları kurumun sitesinden ders içeriklerini bilgisayarına indirebilir, dilerse akıllı cep telefonu ya da tablet bilgisayar gibi taşınabilir araçlar yardımıyla istediği zaman istediği yerde konu tekrarı yapabilir. Uzaktan eğitimin temel amacı ve en önemli avantajı zamandan ve mekandan bağımsız bir şekilde eğitimin yapılabilmesidir.




Turgut ARSLAN
Uzaktan Eğitim ve Öğrenme Yönetim Sistemlerinin Karşılaştırılması, Tez çalışması, Danışman: Doç.Dr. Seyfettin Dalgıç
Trakya Üniversitesi 2013

Kaynaklar:

[4]    http://lms.firat.edu.tr  (10 Ocak 2012).