23 Temmuz 2011 Cumartesi

php for Döngüsü Örnek Kodlar

php for döngüsü
for döngüsü programcılıkta, bilgisayara belirli bir işlemi istenen miktarda tekrarlatmak için kullanılır. php içifor döngüsünün kendisine ait bir sayac değişkeni vardır ve bu değişken döngü içinde belirlenir. Bunun haricinde döngü içindeki hesaplamalarda kullanılacak olan diğer değişkenlerin döngüye girilmeden önce tanımlanması gerekir. Aslında değişkenin döngüye girilmeden önce tanımlanmamış olması programın çalışmasını engellemez. Ancak programın çalıştırılması sonucu görüntülenen sayfanın üst kısmında hata mesaj satırları belirir. Bu da sayfa görüntüsünü bozar, ayrıca ziyaretçinin sitenize olan güvenini de kaybedersiniz. Bu yüzden değişken tanımlamalarını(hesaplama yaptıracağınız işlemde kullanacağınız değişkenler, döngünün değişkeni DEĞİL !! ) döngüye grimeden önce yapmayı ihmal etmeyin. php'de for föngüsünün genel kalıbı şöyledir,

for (sayaç değişkeni(ilk değeri verilir); döngünün şartı; sayaç değişkeninin artış miktarı)
{
döngü içinde yapılacak işlemler....
}

Bilgisayar döngü işlemlerini "{" parantezi gördüğü yerde başlatır, döngü içindeki hesaplamalarla ilgili işlemleri uygular ve "}" parantesini görünce takrar döngünün başına döner. Sizin belirlediğiniz kurala göre sayaç değişkeninin değerini yine sizin belirlediğiniz miktarda arttırır ya da azaltır ve tekrar hesaplama ilemlerini yapmaya koyulur. Bu işlem sizin belirlediğiniz döngü şartı gerçekleşinceye kadar devam eder ve sonuç bir HTML sayfasında görüntülenir. Şimdi bu kadar ön bilgiden sonra kısa bir örnekle konuyu pekiştirelim.

ÖRNEK: php'de for döngüsünü kullanarak web sayfasında aşağıdaki görüntüyü elde ediniz.
X
XX
XXX
XXXX

Problemin çözümü aşağıdaki gibidir.
< ?php
$bir="X";
$topla="";
for ($i=1; $i<=4; $i++) 
$topla= $bir." ".$topla; 
echo $topla; 
echo "</br>"; 
}
?>




Turgut Arslan

7 Temmuz 2011 Perşembe

Windows 7 Home Premium'u Hızlandırmak

windows 7
Aslında hala XP kullanmakta ısrar eden biriyim. Ancak durum malum, teknoloji gelişiyor. Her gün yeni bilgisayarlar yeni sistemler piyasaya çıkıyor. Donanım üreticileri her geçen gün yeni ve daha gelişmiş modeller piyasaya sürüyor. Bilgisayar ve donanım piyasası sürekli değişiyor. Ben de bu değişime ayak uydurmak maksadıyla yeni bir bilgisayar almaya karar verdim ve hemen bir media marketin yolunu tuttum. Kısa bir araştırmanın ardından(uzun uğraşılar beni sıkar) Samsung R540 serisi bir laptop(dizüstü) aldım ve evime döndüm.

Bilgisayarı açtım ve kuruluma başladım. Kurulum
Samsung R540
tamamlandığında Windows7 HomePremium'la da tanışmış oldum. Ama maalesef tanıştığıma memnun pek de olmadım, olamadım. aldığım bilgisayar çok yavaş çalışıyor, kendisinden beklediğim performansı bir türlü gösteremiyordu. Eski sistemlerde mouse işaretçisinin üstündeki  takla atan kum saatini izlerdim. Şimdi onun yerini mavi bir halka almış, dönüp duruyor, açılmasını istediğim program bir türlü başlamıyor. Ayrıca aşırı ısınan işlemci de cabası. Alırken o kısmını sormuştum. Hatta teşhir ürününe bile baktım; laptop ısınmıyordu. Ama aldığım  daha ibilgisayar lk günden ejderha kesildi. Fanı adeta ateş püskürüyor. Bilgisayar kasıllyor, kasılıyor ama doğru dürüst işlem yok. Garanti belgelesine bakıyorum bilgisayarın özelliklerini sıralamışlar:

Samsung
-Intel(R) Core(TM) i5 CPU M480 2.67GHz
-3GB RAM
-1GB Ati Mobility Radeon HD 5470 ekran kartı
-64 bit işletim sistemi...

Şeklinde bir sürü özellik var ama sonuç hiç de tatmin edici değil. Ayrıca R540 çok ısınıyor. Bilgisayar yeni oluğuna göre fanında toz birikmiş olamaz(daha 2 günlük). Üretim hatasıdır diye düşündüm. Tam iade etmeye karar vermiştim ki birden aklıma, Windows XP'de olduğu gibi işletim sistemi altında çalışan gereksiz programları/hizmetleri kapatarak bilgisayarı hızlandırabileceğim fikri geldi. Bunun üzerine biraz araştırma, biraz da deneme yanılma yoluyla bu programları tespit ettim ve kapattım. Hemen ardından bilgisayara bir rahatlama geldi diyebilirim. Aşırı ısınma problemi de bu programları kapatmamın hemen ardından sona erdi. Böylece R540 için aşırı ısınma probleminin kaynağının fazladan çalışan işlemci olduğunu da öğrenmiş oldum.

Şimdi Windows7 Home Premium'u hızlandırmak için kapatapileceğiniz hizmetlerin listesini vererek bu yazımı da sonlandırıyorum. Umarım yeterince faydalı olabilmişimdir.

Windows7 Home Premium'u hızlandıralım

-Önce klavyeden meşhur ctrl+alt+del kombinasyonunu yapıp açılan menüden Görev Yöneticisi'ne giriyoruz ve Kaynak İzleyici butonuna basıyoruz. Karşımıza çıkan ekranda o an işletim sistemi üstünde çalışan hizmetlerin ayrıntılı bir listesi bulunmakta. Burada CPU bölümüne giriyoruz ve sırasıyla şu servisleri kapatıyoruz.

* SearchFilterHost.exe
* WmiPrvSE.exe
* taskhost.exe
* SearchProtokolHost.exe
* audiodg.exe

-Bundan başka, Başlat menüsünden; Denetim Masası > Sistem ve Güvenlik > Yönetimsel Araçlar > Hizmetler yolunu takip ederek bilgisayarda çalışan işletim sistemi hizmetlerinin listesine ulaşabiliriz. Bu listeden şu hizmetleri kapatarak Windows7 Home Premium'u hızlandırabiliriz.

* AMD External events Utility
* Bluetooth Service
* İnternet Bağlantı Paylaşımı (ICS)
* McAfee Proxy Service (Samsung R540 alanlar için)
* McAfee Site Advisor Service (Samsung R540 alanlar için)
* Media Center Extender Hizmeti
* Net.Tcp Bağlantı Noktası
* Norton Online Backup (Samsung R540 alanlar için)
* Program Uyumluluk Yardımcısı Hizmeti
* Rezip
* Switch Board (Adobe CS5 kullanıcıları için)
* Windows Live Mesh Remote
* Connections Service
* Windows Media Player Ağ Paylaşım Hizmeti
* Windows Update
* Yönlendirme ve Uzaktan Erişim
* Yazdırma Biriktiricisi (eğer yazıcı kullanmayacaksanız)

Laptoplarla ilgili piyasa - fiyat araştırmalarım için => LapTopCanavarı

6 Temmuz 2011 Çarşamba

found.000 klasörü nedir?

found.000
Çoğu bilgisayar kullanıcısı gibi sizin de başınıza gelmiş olma ihtimali yüksek olan bir olayın sonucudur. Elektrik kesintisi ya da kullanıcıların sıklıkla başvurduğu gereksiz yere resetleme veya  bilgisayarı hatalı kapatma (power düğmesi üzerinden doğrudan kapatma)  sonucu harddisk üzerinde bazı dosyalar zarar görür. Çoğunlukla böyle bir olayın ardından bilgsayarı yeniden açtığınızda checkdisk ekranı ile karşılaşırsınız(eğer harddiskiniz tahrip olmamışsa yani şanslıysanız) checkdisk hdd'nizi tarar ve bozuk dosyaları onarır. Kurtardığı dosyaları c:\found.000 kalsörü altında toplar. Windows yeniden açıldığında eğer kaybolmuş bir dosyanız varsa bakacağınız ilk yer burasıdır. İnternetten bir recovery programı indirerek bu klasördeki dosyalarınızı büyük ölçüde kurtarabilirsiniz. Günün birinde c sürücüsü altında 400-500MB'lık bir found.000 klasörü ile karşılaşırsanız virüs!!! diye paniğe kapılmayın. Büyük ihtimalle sizin masum kurtarılmış dosyalarınızdan başka birşey değildir. Ama açmadan önce güncel bir antivirüs yazılımı ile taramayı da ihmal etmeyin(n'olur n'olmaz!!). Yok ben bunları istemiyorum diyorsanız gönül rahatlığıyla silebilirsiniz. Bir sakınca yok.

Laptoplarla ilgili piyasa - fiyat araştırmalarım için => LapTopCanavarı

3 Temmuz 2011 Pazar

Web sayfasına javascript kodu nasıl eklenir?

Bu çalışmamda, web sayfasına javascript kodları nasıl eklenir? Kodları eklerken nelere dikkat edilmeli onları araştırdım. Umarım hepimize faydalı olur.

Javascript kodu statik HTML sayfalarına işlevsellik kazandırmak, hareketlendirmek veya kullanıcılarla etkileşim kurmasını sağlamak için kullanılır. Javascript ile web sayfasındaki elemanları hareket ettirebilir veya onlara farklı efektler kazandırabilirsiniz. Bunun haricinde sayfada hesaplama, sorgulama, kullanıcı girişi, form doldurtma gibi işlemler javascript ile yapılır. Javascript kodları web sayfasının kullanıcı önyüzünde çalışır. Tasarım dünyasında buna front end derler. Gereksiz yere javascript kullanımı (CSS ya da HTML’nin yapabileceği işleri javascript’le yapmak) tarayıcının ram üzerindeki yükünü arttırır ve sayfanın görüntülenmesini zorlaştırır. Hatta bazı durumlarda sayfa hiç açılmayabilir. Ziyaretçi, tarayıcı ekranında “İnternet Explorer Bu Web Sayfasını Açamıyor” ya da “Sayfadaki betik çalışmıyor” benzeri hata mesajları alabilir. Bu durum sayfanızın ziyaretçi sayısını ve ziyaret süresini olumsuz etkiler. Çünkü internet çağının insanları için hız önemlidir ve insanların beklemeye tahammülü yoktur. Bu sebepten sayfayı kodlarken HTML, CSS, FLash ve Javascript elemanlarını yerinde ve gerektiği kadar kullanmaya özen gösterilmelidir. Bu kadar ön bilgiden sonra Javascript kodlarının web sayfasına nasıl eklendiğini görelim. Javascript kodları web sayfasının herhangi bir yerine yerleştirilebilir ve en genel kullanımı şu şekildedir.

<script type=”text/javascript” language=”Javascript”>

Bu kısımda
--------------------
--------------------
--------------------
Program kodları bulunur.

</script>

Kodları özellikle web sayfanızın <head></head> tagları arasına yerleştirmeniz kodların okunmasını, yorumlanmasını ve programın yüklenmesini hızlandırır. Burada tarayıcının HTML dosyasını yorumlama şeklinden bahsetmekte fayda var. Tarayıcılar HTML dokümanlarını yukardan aşağıya doğru ilk satırdan itibaren, satır satır okuyarak yorumlamaya ve bu yoruma göre sayfa öğelerini yerleştirip kullanıcıya görüntülemeye başlar. Bu sebepten sayfada öncelikle çalışmasını istediğimiz kodların ve CSS özelliklerinin sayfanın baş kısmında olması çalışma verimini arttırır. Ayrıca Javascipt’te yaptığınız değişken tanımlamalarını <head></head> tagları arasında yapıp ana program kodlarını yine sayfanın herhangi bir yerine de yazabilirsiniz. Ayrıca, özelikle fare ile tıklama veya farenin sayfadaki herhangi bir nesne(resim, buton, link vs.) üzerine gelmesi durumlarında işlemesi için(bunlara javascript’te event-olay denir) bazı kodlar HTML elemanları içine de yazılabilir. Buna da bir örnek verelim,

<img src=”resim.jpg” onClick=”parent.location.href=’http://www.google.com’”/>

Bu kodlama ile resim nesnesine ziyaretçi tıkladığı zaman sayfayı belirtilen web sitesine yönlendirme özelliği verilmiş olur. Aynı işlem şu şekilde de yapılabilir; sonuç aynı olur.

Öncelikle <head></head> etiketleri arasına ya da sayfadaki uygun herhangi bir yere şu kodlama yapılır,

<script type=”text/javascript” language=”javascript”>
function git()
{
parent.location.href=”http://www.google.com”
}
</script>

Sonra web sayfasına istenen nesne yerleştirilir ve tıklama olayı için bu fonksiyona aktive olma emri verilir.

<img src=”resim.jpg” onClick=”git()”/>

Burada sayfaya eklenen resim nesnesine tıklandığı zaman git() fonksiyonu devreye girer ve sayfa istenen web sitesine yönlendirilir. Bu basit link verme işlemi aslında HTML’nin <a></a> tagı kullanılarak da yapılabilir. Başta da söylediğim gibi HTML ya da CSS kullanarak yapabileceğiniz şeyleri Javascript ile yapmaktan kaçının ve her zaman tarayıcı yükünü hafifletmeye çalışın. Burada verdiğim örnek sadece siteye Javascript kodlarının nasıl ekleneceğini ve bu kodların nasıl işleyeceğini göstermek içindir.

Diyelim ki kapsamlı bir program hazırladınız. Satırlar dolusu kod yazdınız. Programınız sabitler, değişkenler, döngüler hesaplamalarla dolu. Bu programı web sayfanıza eklediğiniz zaman, tarayıcının sırtlanacağı yükü bir düşün. Tarayıcı yukardan aşağı tüm kodları yorumlarken, yükleneceği HTML ve CSS kodları, resimler, videolar, vs. elemanlara ek olarak bir de satırlar dolusu javascript kodunu yorumlamakla uğraşacak. Birde sayfada birden fazla Javacript programı kullanıyorsanız tarayıcının ağır yükten dolayı kaplumbağa hızında işlemesi ya da daha kötüsü, sitenin hiç açılmaması işten bile değil. Yukarıda da bahsettiğim gibi Javascript programları nesneye yönelik programlardır ve genelde çalışmak için kullanıcı tarafından tetiklenmeye(fare ile programa konu olan eleman üzerine gelme, tıklama ya da klavyeden bir tuşa basma gibi) ihtiyaç duyarlar. Eğer sayfanızı ziyaret eden kişi programınıza konu olan; programla ilişkilendirilmiş nesnelerle(resim, link vs) etkileşim kurmazsa(veya “window.onload” gibi bir önyükleme kodu da kullanmayacaksanız) muhtemelen kullanıcının ziyareti boyunca hiç kullanmayacağı bir program için tarayıcıya fazladan kod işleme yükü bindirmiş ve sayfa yüklenmesini yavaşlatmış olursunuz. Tüm bunların önüne geçmek ve tarayıcı yükünü hafifletmek için javascript kodlarınızı aynı CSS’de olduğu gibi harici bir dosya haline getirip, tek satırlık bir kodlama ile sayfanıza bağlayabilirsiniz. Böylelikle programınız sadece ziyaretçi tarafından önceden tarafınızdan nasıl olacağı belirlenen(genellikle tıklama) bir etkileşim gerçekleşirse aktive olur. Bu sayede tarayıcı yükünü hafifletmiş, site yüklenme süresini hızlandırmış ve ziyaretçinin bilgisayarını da gereksiz yere yormamış olursunuz. Şimdi tüm bu söylediklerimi yukarıdaki link işlemi için uygulayalım.

-İlk önce yeni bir metin belgesi oluşturalım ve kullanıcı tıkladığı zaman çalışmasını istediğimiz program kodlarını bu belgeye kodlayalım.

function git()
{
parent.location.href=”http://www.google.com”
}

Burada sadece kodları kopyalıyoruz; script etiketlerini almıyoruz.

-Sonra bu dosyayı link.js adıyla kaydedip, sunucumuzda uygun gördüğümüz bir yere kopyalıyoruz.
-Şimdi sıra link.js dosyasını web sayfamıza bağlamaya geldi. Bunun için aşağıdaki kodları HTML dosyamızın <head></head> etiketleri arasına yazıyoruz.

<script src="link.js" type="text/javascript"></script>

-HTML kısmı diğerleri ile aynı.

<img src=”resim.jpg” onClick=”git()”/>

-HTML dosyamızı kaydedip tarayıcımızdan açtığımızda yukarıda anlattığım yöntemlerle aynı sonucu aldığımızı görüyoruz. Bu yöntemle birden fazla sayfaya aynı dosyayı bağlayarak ziyaretçinin tarayıcısını her sayfa için tekrar tekrar kod yorumlama ve yükleme zahmetinden kurtarmış oluyoruz. Burada link.js dosyamızın adresi doğru verildiğinden emin olmalıyız. Aksi takdirde programımız çalışmaz.

Böylelikle web sayfasına Javascript kodu eklemek için kullanabileceğimiz üç yöntemi de görmüş olduk. Her yöntemin kendine göre avantaj veya dezavantajları bulunmaktadır. Tasarımcı, hazırlayacağı sayfanın ve programın işleyişine uygun yöntemi seçmek durumundadır. Eğer doğru tasarım ve program için doğru yöntem seçilirse sayfanın çalışma verimi en üst seviyede olur. Özellikle web sitelerinin front end (önyüz) tasarımı ile uğraşanların bu kurallara dikkat etmesi gerekir.